sızlamak ne demek?
- Hafifçe ağrımak
Kafa kemiklerine varıncaya kadar her yanı sızlıyordu.
N. Cumalı - Yakınmak.
- Ache.
- Smart.
- Sting.
- Bite.
- Tingle.
- To ache.
- To smart.
- To sting.
- To hurt.
- To complain.
hafifçe
- Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz
- Lightly.
- Mildly.
- Slightly.
- Gently.
- Faintly.
sızlama
- Sızlamak işi.
- Piercing pain.
- Tingle.
sızlamamak
- (neg. form of sızlamak) ache, smart, sting, bite, tingle.