sızıcı ne demek?
- Sızma niteliği olan.
- Ses yolunun daralmasıyla sızar gibi çıkan seslerin taşıdığı nitelik. bk.sızıcı Ünsüz.
- Spirant.
- Spirante
sızma
- Kapı, pencere aralıklarından oda havasının değişmesi.
- Sızdırılmış.
- Sızmak işi.
- Yağmur ve kar sularının, çatlak ya da geçirimli katmanlardan yeraltına geçmesi olayı.
- Nicemsel taneciğin, erke engelinin üstünden geçecek denli devinim erkesi olmadığı halde arkaya geçebilmesi olayı.
- Leakage.
- Spurt.
- Escape.
- Exudation.
- Leak.
sızıcı ünsüz
- Ciğerlerden gelen havanın, ağız boşluğundaki hafif kapalı bir engele çarpıp sızması ile oluşan ünsüz.
- (Derleme., sızmalı konson, sürtünmeli kpnson, sürtünücü konson) Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki hafif kapalı bir engele çarpıp sızması ile meydana gelen ünsüz: v, f, z, s, j, ş, ğ, (g) , h (h) ünsüzleri gibi.
- Affricate, spirant, fricative.
- Consonne affiriquée spirante, consonne constrictive, consonne fricative
sızıcılaşma
- Bazı patlayıcı seslerin, sızıcı hale geçmeleri: Budak> (budah) , çıkmak> (çıhmah) , akıtmak> (ahıtmak) vb.
- Spirantisation.
- Spirantisation