sığmak ne demek?
- Bir kaba, bir yere bütünüyle girebilmek veya içinden geçebilmek
Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar?
B. R. Eyuboğlu - Uygun olmak
Kin başka, aşk başkadır, kızım! Muhabbete cinayet sığmaz.
Ö. Seyfettin - To fit into.
- To be contained by.
- Squeeze.
- To fit into (a container or place.
sığma
- Sığmak işi veya durumu
sığmama
- Overflow.