süzgeç ne demek?
- Sıvıları süzmeye yarayan araç.
- Bir akışkandaki yabancı maddeleri süzüp ayıran alet veya aletlerden oluşan düzenek, filtre.
- Sulama kovasının ucuna takılan, küçük delikli metal parça.
- Sıklığı, belirli bir sıklık kuşağında bulunan akımları geçirmek içindüzenlemiş elektriksel ağ.
- Bir karışımdan istenmeyen birleşenleri ayıran gereç.
- Veriyi işlemek için tasarlanmış matematiksel algoritma veya algoritmalar topluluğu.
- Renkli camdan ya da arasına jelatin konularak yapıştırılmış iki camdan oluşan, izgedeki bazı ışıkları soğurup bazılarını bırakan, alıcının merceği önüne takılarak görüntünün renk tonlarını değiştirmeye yarayan araç
- Seslendirmede, okumada, yayında bazı yinelenim kuşaklarını zayıflatan, istenilen yinelenimler ile istenmeyenleri birbirinden ayıran devre.
- Bir ışık akısının yeğinliğini ya da tayfsal bileşimini (ya da ikisini birden), geçiriş nedenine göre, değiştirmeye yarayan ışık geçirici cisim.
- Gözenek ya da delikçiklerinden sıvıları geçirip katıları geçirmeyen, katı ve sıvı ayrımı yapmakta kullanılan gereç ya da aygıt.
- Akışkan olan sıvı veya gazı süzmeye yarayan gözenekli madde, filtre.
- Colander.
- Filter, colour (ABD: color) filter, optical filter, coloured (ABD: colored) filter,.
- Electrical filter, sound filter.
- Strainer.
- Rose.
- Spray head.
- Cullender.
- Drainer.
- Diffuser.
- Percolator.
- Sprinkler.
- Skimming dish.
- Skimmer.
- Arrester.
- Jellybag.
- Filter.
- Filter, Farbfilter,
- Klangfilter
- Filter
- Filter, Seiher
- Filtre (couleur, coloré), écran (couleur),
- Filtre de son
- Filter
- Filtre
süzgeç açık
- Filter on
süzgeç adı
- Filter name