söve ne demek?

  1. Kapı ve pencerenin yerleştiği kasa, çerçeve

    Kendilerini ağaçlara, kapı sövelerine çarpmazlar.

    M. Ş. Esendal
  2. Avlu kapısının iki yanına konan uzun taşlar

    Başını kapının taş sövesine koyup bir mektep çocuğu gibi bağıra bağıra ağlamak istiyordu.

    H. R. Gürpınar
  3. Pencere ve kapı kenarlarındaki süs kalıpları

    Cebinden çıkardığı yassı uçlu bir demiri söve ile çerçevenin arasına sokarak camı da yukarı sürdü ve rezeledi.

    H. R. Gürpınar
  4. (Mimarlık) Kapı ve pencere çerçevesinin dört yanından her biri.
  5. (en)Doorjamb.
  6. (en)Doorpost.
  7. (en)Door frame.
  8. (en)Window frame.
  9. (en)Framing.
  10. (en)Jamp.
  11. (en)Stave.
  12. (en)Stanchion.
  13. (en)Stake.
  14. (en)Durn.
  15. (en)Beam.
  16. (en)Jamb.

söve pervazı

  1. (Mimarlık) Sövenin duvar yüzeyine gelen kalınlığı üzerine çakılan çerçeve. a. bk. söve.
  2. (en)Door casing, door frame.
  3. (fr)Chambranle

sövekel

  1. Dam ya da çatı kenarı.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

söve pervazısövekelsövensövdürmesövdürmeksöbesöbe penceresöbeksöbüksöbüktekin
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın