revolutionary ne demek?
- Devrim kabilinden
- İhtilalci
- Devrimci veya inkılâpçı kimse
- İhtilalci kimse
- Devrimci, inkılapçı
devrim
- Eski olduğu fark edileni yıkıp yerine yeni olduğu farz edileni koymak.
- Köklü değişiklik, inkılap.
- Belli bir alanda hızlı, köklü ve nitelikli değişiklik.
- Çevrilme, katlanma, bükülme.
- İhtilal.
- İnkılap.
- Yerleşik toplumsal düzeni değiştirme ve yeniden biçimlendirme; yavaş bir gelişme olan evrime karşıt olarak, toplumsal yaşayışta ve siyasal durumda birdenbire gerçekleştirilen, köklü ve temelli bir değişme.
- Dünya görüşünde, felsefede, bilimde, sanatta vb. birdenbire olan değişmeler, eskimiş olanı kaldırıp yerine yenisini koyma.
- Dünya görüşünde, felsefede, bilimde, sanatta veya toplumsal düzende birdenbire olan niteliksel değişme.
- Hareket halinde bir şeyin bir eğri çizerek dönmesi, devretmesi.
revolutionary group
- Devrimci grup
revolutionary situation
- Devrim ortamı