redeemer ne demek?
- Kurtarıcı
kurtarıcı
- Kendi hayatını tehlikeye atarak bir kimseyi, bir topluluğu güç bir durumdan veya yok olmaktan kurtaran kimse, halaskâr.
- Kurtarma aracı.
- Saving.
- Life-saver.
- Savior.
- Saviour.
- Saver.
- Rescuer.
- Card up one's sleeve.
- Liberator.
redeemed
- Itfa edilmis, amorti edilmis
redeem
- Ödemek, para verip kurtarmak, fidye verip kurtarmak, telafi etmek, amorti etmek, kurtarmak, tutmak (söz), yerine getirmek (vaat), günahını bağışlatmak
- Bedelini verip geri almak, rehinden kurtarmak
- Fidye vererek kurtarmak
- Borçtan kurtarmak
- Vaadini yerine getirmek
- Kefaret etmek