recumbent fold ne demek?
- Yatık kıvrım
yatık
- Dik olmayan, eğik, yatırılmış bir durumda olan.
- Zamanla dayanıklılığını yitirmiş.
- Çevrilmiş, devrik.
- Yayvan su kabı.
- Aslope.
- Decumbent.
- Leaning.
- Tilting.
- Cockeyed.
- Oblique.
recumbent
- Arkaya dayanmış
- Arkasına yaslanmış, dinlenen
- Boylu boyunca uzanmış
- Uzanan, yaslanmış
recumbency
- Uzanma, yatma, dinlenme
fold
- Bükmek
- "bölünme" anlamında kullanılan son ek
- Fold
- Katlamak
- Kat, kıvrım
- Kavuşturmak, sarmak, kıvırmak
- Katlanmak, bükülmek
- Kırmak
- Sarmak, bağrına basmak
- Çırpmak, çökmek, kapanmak