recipient ne demek?
- Verilen şeyi alan kimse, alıcı
- Duyarlı, hassas
- Yatkın
- Bkz. resipiyan
resipiyan
- Bkz. alıcı
- Recipient
recipe
- Yemek tarifi, reçete, tarife
- Yemek tarifi
- Reçete, tertip
- Çare, çözüm, plan.
reciprocal
- Evrik, karşıt
- Çift taraflı
- Karşılıklı
- Mütekabil, iki taraflı
- Birbirinin yerine geçen
- Ortak
- Karşılıklı şey
- Evrik değer