purler ne demek?
- Kötü düşme, düşüş, yıkıcı darbe, devirici yumruk
purl
- Çağıldamak, şırıldamak
- Ters örgü yapmak, ters örme
- Çağıldayarak akmak
- Çağıltı, çağıldama
- Nakış ile süslemek, oya ile süslemek
- Kıvrılarak hareket etmek
- Girdap
- Dalgacık
- Bir çeşit dantela kenarı
- Dantela için sırma teli
purlieu
- Dış mahalleler, etraf, hudut, civar, varoş.
- Sınır, hudut