punctuated ne demek?

  1. Noktalı

noktalı

  1. Nokta konmuş olan, üstünde noktalar olan.
  2. (en)Spotty.
  3. (en)Punctuated.
  4. (en)Pointy.
  5. (en)Dotted.

punctuate

  1. Sözünü kesmek, araya girmek
  2. Lafını kesmek
  3. Nokta gibi arasına girmek
  4. Üzerinde durmak
  5. Noktalamak, noktalama işaretlerini koymak
  6. Cümleleri ayırmak için nokta koymak

punctuation

  1. Sözünü kesme, lafa karışma
  2. Noktalama
  3. Noktalama işaretleri

Türetilmiş Kelimeler (bis)

punctuatepunctuationpunctuation markpunctuation markspunctuationalizmpunctualpunctualitypunctually
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın