prominence ne demek?
- Çıkıntı, tümsek, burun
- Öne doğru çıkıntı
- Ün, şöhret
- Önem
- Bkz. prominans
- Göze batma, öne çıkma
prominans
- Anatomik bir yapının dışa doğru çıkıntı yapan kısmı
- Çıkıntı, kabartı
- Prominence
prominent
- Belirgin, belli, önde gelen
- Seçkin, ünlü, önemli
- Meşhur, mühim
- Göze çarpan
- Çıkıntılı, ileriye fırlamış
- Çıkık, fırlak
prominent citizen
- Ihtiyar