preoccupation ne demek?
- Zihin meşguliyeti
- Taraflılık
- Endişe, kaygı, kafası meşgul olma
- Önceden yerleşme
- Önce gelen iş
zihin
- Canlının duygu ve davranışlar dışındaki ruhsal süreç ve etkinliklerinin bütünü.
- Bellek
- Anlayış, kavrayış.
- Bilinç, dimağ.
- Bilincin, algılama ve düşünme görevini yerine getiren bölümü
- Ihinsel yetilerin tümü.
- Bellek.
- Consciousness.
- Mind.
- Intellect.
preoccupancy
- Bir mülkü başkasından evvel işgal etme.
- Önceden yerleşme, daha önce kapma, taraf tutma
preoccupied
- Endişeli, dalgın
- Kafası meşgul