pop group ne demek?
- Pop müzik grubu
pop
- Halkın arasında yaşayan motiflere, ögelere yer veren, onlardan yararlanan (kültür), popüler.
- Bas gitarda, telleri tınlatan elin genellikle işaret veya orta parmağı ile bir telin asılınması ve genellikle hemen ardından susturulması yöntemi.
- Hit a pop-fly; 'He popped out to shortstop'.
- Make a sharp explosive noise; 'The cork of the champagne bottle popped'.
- Fire a weapon with a loud explosive noise; 'The soldiers were popping'.
- Cause to make a sharp explosive sound; 'He popped the champagne bottle'.
- Appear suddenly or unexpectedly; 'The farm popped into view as we turned the corner'; 'He suddenly popped up out of nowhere'.
- Put or thrust suddenly and forcefully; 'pop the pizza into the microwave oven'; 'He popped the petit-four into his mouth'.
- Release suddenly; 'pop the clutch'.
- Hit or strike; 'He popped me on the head'.
pop 1
- Hafif bir patlama sesi, hafif bir patlama. gazoz. (--ped, --ping) patlamak; patlatmak. (mısır) patlatmak. "
pop 2
- Pop: pop concert pop konseri. pop music pop müzik. pop singer pop şarkıcısı. pop müzik.
group
- Gruplaşmak, toplanmak
- Yan yana koymak
- Kafile, filo
- Manga, camia
- Grup
- Küme, öbek
- Heyet, topluluk
- Benzer nitelikli öğeler grubu
- Gruplandırmak, sınıflandırmak
- Gruplara ayırmak