playing field ne demek?
- Oyun alanı
oyun
- Vakit geçirmeye yarayan, belli kuralları olan eğlence.
- Kumar
- Şaşkınlık uyandırıcı hüner.
- Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi.
- Müzik eşliğinde yapılan hareketlerin bütünü
- Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes.
- Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma.
- Güreşte rakibini yenmek için yapılan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket.
- Oyunluktaki belli bir kimseyi canlandırma işi
- Bu işin yapılış biçimi.
playing at families
- Evcilik
playing away
- Deplasman
field
- Otlak, mera
- Cevabı yapıştırmak
- Top atmak (kriket)
- Çayır, kır
- Tarla
- Saha, meydan, alan
- Savaş meydanı
- Oyun sahası
- Bir yarışmaya katılanlar
- Fırsat
Türetilmiş Kelimeler (bis)
playing at familiesplaying awayplaying cardplaying cardsplaying cards diamondsplayingplaying court of basketballplaying musicplaying pieceplaying with each otherplayplay a double gameplay a good gameplay a hose onplay a hunchfieldfield action requestfield alert reportfield ambulancefield and track athleticsfield application engineerfield artilleryfield auditorfield autotextfield batteryfiefie upon youfieffief feofffiefdom