plain ne demek?
- Düz
- Sade, şatafatsız, süssüz, basit
- Açık, vazıh
- Dobra dobra söylenmiş
- Alelade
- Baharatsız, sade (yiyecek)
- Sadece
- Ova, düzlük
- Düzlük, ova
düz
- Yatay durumda olan, eğik ve dik olmayan.
- Kıvrımlı olmayan, doğru.
- Yüzeyinde girinti çıkıntı olmayan, müstevi.
- Kısa ökçeli, ökçesiz (ayakkabı).
- Yayvan, altı derin olmayan.
- Kıvırcık veya dalgalı olmayan (saç).
- Yalın, sade, süssüz.
- Çizgisiz, desensiz ve tek renkli.
- Rakı.
- Düz rakı.
plain as a pikestaff
- Apaçık
plain as day
- Gün gibi açık
- Gün gibi aşikar