pend ne demek?
- Nasihat, vaaz, öğüt.
- Askıda olmak, muallakta olmak
pend pipe
- Dirsek
pendant
- Kolye, asılı şey, pandantif, sallantılı süs (kolye vb.), ilave, benzer olan şey
- Asılı şey
- Pandantif, boyuna takılan zincirin ucundaki sallantılı süs
- Sallantılı küpenin ucundaki süs
- Avize
- Saat mahfazasının halkası
- Eş veya benzer olan şey.