pedal ne demek?
- Bir makinede, bir araçta ayak yardımıyla dönmeyi veya hareketi sağlayan düzen, ayaklık.
- Bağlı olduğu veya içerdiği efekt devresinin ayakla denetimine olanak tanıyan anahtar veya ayarlı direnç.
- Ayağa ait.
- Bk. ayaklık
- Treadle.
- Footboard.
- Foot lever.
- Damper.
- Footstep.
- Device operated by the foot of the player which moves the registers, the buff stop, or the coupler In modern harpsichords, one pedal is usually provided for each register and one each for the buff stop and the coupler.
- Use a foot-operated lever, as in: As I get older, it's getting harder to pedal my bicycle up the hill.
- Of or pertaining to the foot, or to feet, literally or figuratively; specifically , pertaining to the foot of a mollusk; as, the pedal ganglion.
- Of or pertaining to a pedal; having pedals.
- Lever or key acted on by the foot, as in the pianoforte to raise the dampers, or in the organ to open and close certain pipes; a treadle, as in a lathe or a bicycle.
- Pedal.
- Pédale
- (-ed, -ing veya -led, -ling) pedal, ayakla işletilen manivela
- Bisiklet pedalı
- Org veya piyano pedalı
- Ayakla işletmek (bisiklet, makina)
- Ayağa ait, ayak ve benzeriyle ilgili
- Pedala basmak, pedal çevirmek, bisiklete binmek, pedalla çalıştırmak
- Pes: ayak
ayaklık
- Ayakla işletilen makinelerde ayağın bastığı yer, pedal.
- Ayak basacak yer.
- Ayakçak.
- Kaide.
- Kimi örgenleri ayakla yönetmek ya da onların gücünü artırmak için kullanılan oynar parça.
- Pedal.
- Treadle.
- Tradle.
- Place to step on.
- Footing.
pedal bin
- Pedallı çöp kovası
pedal brake
- Ayak freni