past cure ne demek?
- Ilerlemiş, çaresiz, ümitsiz
past consideration
- Ivazsız
past crime
- Sabıka
cure
- Çare, derman, ilâç
- Tedavi
- Şifa vermek, iyi etmek, tedavi etmek, çare bulmak
- Bkz. kür
- Şifa
- İyileştirmek, tedavi etmek; sertleştirmek; kurutmak
- Dumanla tütsüleyerek veya tuzlayarak konserve etmek
- Sertleşmek (kauçuk gibi).
- Konserve yapma