particulate matter ne demek?
- Parçacık madde
parçacık
- Elektron, proton, nötron gibi atomu oluşturan parçaların her biri, partikül.
- Öğecik ve öğecik çekirdeği boyutlarında (10-(...)cm.10-(...) cm.), bağımsız nitelikli, evrenin temel taşlarını oluşturan öğecikaltı tanecik.
- Tanecik, molekül
- Particle.
- Corpuscle.
- Teilchen
- Corpuscule
particulate feeding
- Parçacıkla beslenme
particulate
- Bkz. partikülat
- Ayrı partiküllerden meydana gelmiş
- İri parçacıklı
- Özellik
matter
- Mesele, durum
- İltihaplanmak
- Önemi olmak, önemli olmak
- Konu
- İş, husus, mesele
- Madde, cisim
- Vesile
- Fark, önem
- Öz
- Yaklaşık miktar
Türetilmiş Kelimeler (bis)
particulate feedingparticulateparticularparticular affirmative propositionparticular agencyparticular averageparticular average lossmattermatter for discussionmatter for the courtsmatter in aggravationmatter in disputematter in extenuationmatter in mitigationmatter konumatter ofmatter of coursemattematte finishmatte matmattedmattel