pack ne demek?
- Ambalajlamak
- Paket
- Paketlemek
- Bavul hazırlamak
- Sarmak
- Bohça, çıkın
- Denk
- Paket (sigara)
- Takım, sürü
- Köpek sürüsü
- Buz kütlesi
- Iskambil destesi
- Buz torbası
- Tampon
- Hastanın battaniyeye sarılması
- Hazır durumda paraşüt
- Denk etmek
- Yığmak
- Istiflemek, tıka basa doldurmak
- Bavula veya sandığa koymak
- Hazırlamak, toplamak (bavul), eşyalarını toplamak
- Taşımak
- Ambalaj yapmak
- Sıkı sıkıya doldurmak
- Denk yüklemek
- Eski ve kullanılmayan maden damarlarını taşla doldurmak
- Sıkışmak
- Gitmek, savuşmak, defolmak
- Bir araya sıkışmak
ambalajlamak
- Ambalaj yapmak.
- To pack.
- To wrap up.
- To wrap.
- Bundle up.
pack a wallop
- Argo bomba gibi patlamak.
pack and go
- Paketle ve gönder