pörsük ne demek?
- Gevşeyip sarkmış, yıpranmış
Beni yanımdaki pörsük, sarışın yüze bağlayan başka ortak hatıralar da var.
H. E. Adıvar - Bkz. ölgün, ölük
Flaccid.
Wrinkled.
Shrivelled.
Saggy.
pörsüklük
- Pörsük olma durumu.
pörsüme
- Pörsümek işi.
Beni yanımdaki pörsük, sarışın yüze bağlayan başka ortak hatıralar da var.
H. E. Adıvar