of man ne demek?
- Men
men
- Yasaklama, izin vermeme.
- Menstruasyonla ilgili anlamında kullanılan ön ek
- Japon no oyununda başrolü oyuncunun taktığı maske.
- Azota göre düzeltilmiş metabolik enerji.
- Ben. (Farsçada birinci şahıs zamiri) (Bak: Ma)
- Yasak etmek. Durdurmak. Bırakmamak. Bir şeyi diriğ etmek, esirgemek.
- (C: Müün-Me'nat) Böğür. (Osmanlıca'da yazılışı: me'n)
Nitrogen equilibrium metabolizable energy.
Man; one; used with a verb in the singular, and corresponding to the present indefinite one or they.
The force of workers available.
of many words
- Geveze, konuşkan, çok konuşan, devamlı konuşan, çenesi düşük
of malice aforethought
- Kasten
man
- Adam, erkek. insan, insanoğlu
- Ünlem, bir erkeğe hitap ederken bir sözü vurgulamak için kullanılır
- (belirli bir iş için) yeterince insan olmak
- Bk.mannoz
- Az miktar. (Osmanlıca'da yazılışı: ma'n)
Isle of Man, island between England and Ireland; town in West Virginia (USA); town in Ivory Coast.
- (şaşkınlık, zevk, onay gösterir): Hey,man! Man, what a gamel
- (konuşmada bir anlamı olmadan boşlukları dolduran söz): Man, did you see...
- Adam atamak, adam yerleştirmek
- (ned, ning) bir işe adam tayin etmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
of many wordsof malice aforethoughtof malice prepenseof markof millionsof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceofof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmakmanman about townman adasıman aliveman alive!man and boyman and wifeman at armsman childman dilimaMa cherema dun üş şuurma fevkat tabiiyema i cari