oburluk ne demek?
- Obur olma durumu
Tekaüt olduktan sonra doktorlara inat oburluğa, nargileye bir nihayet vermemişti.
Ö. Seyfettin - Gluttony.
- Greediness.
- Voracity.
- Edacity.
- Gluttony, polyphagia.
obur
- Gereğinden çok yemek yiyen, doymak bilmeyen (kimse)
- Etçiller (Carnivora) takımından, Kuzey Avrupa'dan Kuzey Asya'ya kadar yayılış gösteren, iyi tırmanan, ormanlarda yaşayan, kuş yumurtası, kemiriciler ve eşek arısı lârvalarıyla beslenen, bununla beraber meyve ve tohum da yiyen, kürk hayvanlarının en büyük ve en ağırı olan bir memeli türü.
- Gluttonous.
- Glutton.
- Greedy.
- Gourmand.
- Voracious.
- Edacious.
- Esurient.
- Lickerish.
oburlaşma
- Oburlaşmak işi.
oburlaşmak
- Obur duruma gelmek
- To become gluttonous.