nothing but talk ne demek?

  1. Laf

laf

  1. Söz, lakırtı.
  2. Sonuçsuz, yararı olmayan söz.
  3. Konuşma.
  4. Konu, mevzu, bahis.
  5. "Öyle şey olamaz, bu sözün hiçbir değeri yok" anlamlarında hafifseme yollu kullanılan bir söz.
  6. Dedikodu.
  7. Konuşma, tekellüm.
  8. (en)Line of the Air Force.
  9. (en)Talk.
  10. (en)Word.

nothing but skin and bones

  1. Bir deri bir kemik

nothing but

  1. Yalnızca, sadece, bir tek

but

  1. İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü.
  2. Hayvanların, arka bacaklarının gövdeye bitişik olan dolgun, etli bölümü
  3. Kalça ekleminden, ayak bileğine kadar uzanan bölgenin kemikli et parçası.
  4. (en)Hind leg, round.
  5. (en)Buttock.
  6. (en)Croup, croupe.
  7. (en)Gigot.
  8. (en)Except with; unless with; without.
  9. (en)Rump.
  10. (en)Except; besides; save.

talk

  1. Genellikle açık yeşil, toz durumundayken yağlı bir görünümde, özgül ağırlığı 2,7, sertliği 1 olan, hidratlı doğal magnezyum.
  2. Formülü 3MgO.SiO2.H2O olan, pudra, hapların dolgu maddesi ve süzgeç olarak kullanılan çok ince toz halindeki magnezyum metasilikat.
  3. Doğum ağrısı.
  4. (en)Talc; talcum.
  5. (en)Subject of discourse; as, his achievment is the talk of the town.
  6. (en)Talc.
  7. (en)The act of giving a talk to an audience; 'I attended an interesting talk on local history' an exchange of ideas via conversation; 'let's have more work and less talk around here' discussion; 'his poetry contains much talk about love and anger' idle gossip or rumor; 'there has been talk about you lately' express in speech; 'She talks a lot of nonsense'; 'This depressed patient does not verbalize' exchange thoughts; talk with; 'We often talk business'; 'Actions talk louder than words'.
  8. (en)Talcum.
  9. (en)An exchange of ideas via conversation; 'let's have more work and less talk around here'.
  10. (en)Discussion; 'his poetry contains much talk about love and anger'.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

nothing but skin and bonesnothing butnothingnothing at allnothing could be betternothing doingnothing doing.nothing downnothing elsenothing if not courageousnotnot a bitnot a bloody soulnot a dogs chancenot a dregbutbut alsobut bifteğibut dilmesibut forbut notbut onlybut takımıbut thebut thenbubu abdestle daha çok namaz kılınırbu adam beni rahatsız ediyorbu akşambu akşam almam gerekiyor.
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın