nosedive ne demek?
- Hızla inişe geçmek
- Baş aşağı düşmek
- Aniden düşmek
- Pike yapmak
hızla
- Çabucak.
Fast.
Quick.
Quickly.
Like a streak of lightning.
Speedily.
At a good clip.
Apace.
Double-quick.
By leaps.
nosed
- Burunlu
nose
- Burun
- Koklamak, koku almak, koklayarak bulmak, burnunu sürmek, genizden çıkarmak (ses), dikkatle ve yavaşça sürmek (araba)
- Koklama hissi
- Burun gibi çıkıntılı yer veya şey
- Uçağın ön kısmı, burun
- Pruva
- Kokusunu almak
- Koklamak
- Burun ile dokunmak veya burnu sürmek
- Başkasının işine burnunu sokmak