nezaket ne demek?
Kökeni: Farsça
- Başkalarına karşı saygılı ve incelikle davranma, incelik, naziklik, zarafet.
Ben bu kıza bir türlü nezaket öğretemedim.
M. Ş. Esendal - Bir iş veya durum için önemli olma, dikkatli davranmayı gerektirme.
- İncelik, kibarlık, saygılılık
- Terbiye, ehemmiyet.
- Kaba olmamak.
- Edep, terbiye.
- Attention.
- Mannerliness.
- Urbanity.
- Delicacy.
- Courtesy.
- Politeness.
- Gentleness.
- Kindness.
- Kindliness.
- Grace.
- Affability.
- Civility.
- Comity.
- Complaisance.
- Daintiness.
- Decency.
- Decorum.
- Gallantry.
- Gracefulness.
- Graciousness.
- Keenness.
- Mildness.
- Polish.
- Suavity.
- Sweetness.
- Urbaneness.
- Urba.
- Chivalry.
- Civility res.
- Tact.
- Considerateness.
nezaket gösterme
- Davranışlarda nazik olma
- Welcome
nezaket göstermek
- Davranışlarda nazik olmak