nafaka ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Geçinmek için gerekli olan şeylerin bütünü, geçimlik.

    Çoluk çocuğunun nafakası için geceli gündüzlü örs başından ayrılmayan demirciyi göreyim, dedim, bir gün.

    Necip Fazıl Kısakürek
  2. Birinin geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselere, mahkeme kararıyla bağlanan aylık.
  3. Kişinin yakınlarının geçimleri için yaptığı harcama.
  4. Yiyecek parası. Geçim için lüzumlu olan şey.
  5. Bk. geçimlik
  6. Geçimlik, bakım.
  7. (en)Subsistence.
  8. (en)Subsistence money.
  9. (en)Maintenance.
  10. (en)Alimony.
  11. (en)Compassionate allowance.
  12. (en)Sustentation.
  13. (en)Livelihood.
  14. (en)Allowance.
  15. (en)Maintenance allowance.
  16. (en)Living.
  17. (en)The money upon which sb lives.
  18. (en)Alimonia.
  19. (en)Living allowance.
  20. (en)Recurring charges.

geçimlik

  1. Yiyecek parası, nafaka.
  2. Hayatta kalabilmek için gerekli olan şeylerin bütünü.
  3. Birinin geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselere, mahkeme kararıyla bağlanan aylık.
  4. (en)Maintenance.

nafaka bağlama

  1. (en)Settlement.

nafaka bağlamak

  1. (yasaca, bakılması zorunlu olan kişiye) mahkeme kararıyla evlat, koca gibi bir kimsenin, geçim parası vermesini, sağlamak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

nafaka bağlamanafaka bağlamaknafaka bağlanmaknafaka istisnasınafaka kararınafaka sağlamaknafakai iddetnafakai makziyyenafakalanmanafakalanmaknaf
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın