nüfuzlu ne demek?
- Sözü geçer, istediğini yaptıran, erkli
Mülkiyeden çıktıktan sonra Avrupa'ya kaçmış fakat nüfuzlulardan birinin aracılığıyla İstanbul'a dönmüştü.
R. H. Karay - Yüksek (makam), üst (kademe)
Arkadaşlarının nüfuzlu yerlerde bulunmasına karşın o hep kenarda kalmayı yeğledi.
H. Taner - Influential.
- Important.
- To be influential.
nüfuzlu adam
- Strong man.
nüfuzlu kimse
- Influential person, a big wheel, potentate, heavyweight.