muhtasaran ne demek?
- Kısaca, kısaltarak, özet olarak.
- Kısa olarak. Muhtasar olarak. Kısaltılmış tarzda.
- Briefly, in brief; concisely.
muhtasar
- Kısaltılmış olan, kısa, özet.
- Az. Kısa. Uzun olmayan.
- Compendious.
- Condensed.
- Concise.
- Short.
- Brief.
muhtasar beyanname
- Kaynakta kesinti esasına göre, vergi sorumlusu tarafından kesilen vergilerin bildirimi ve ödenmesi için verilen bildirim belgesi.
- Bk. özet bildirge