mounted gem ne demek?
- Kakma taş
kakma
- Kakmak işi.
- Ağaç üzerinde veya diğer ahşap malzemede, mobilyada, belirlenmiş desen ve çizimlere göre oyulmuş yuvalara gümüş, sedef vb. süs maddeleri kakılıp oturtularak yapılan (iş).
- Bazı perdeleri belirtmek ve aynı zamanda gitara hoş bir görünüm vermek için denizkulağı, sedef ya da plastikten yapılan ve klavyeye işlenen şekiller.
- (Süsleme) Tahta, taş ya da maden plakları oyup, oyulan yerlere sedef, altın, gümüş, fildişi ağaç ya da maden gibi gereç parçalarını yerleştirerek yapılan süsleme. Daha çok döşeme eşyalarına uygulanan bir çeşit mozaik.
- Ağaç ya da kaplamaya ince levha biçiminde renkli ağaç, sedef, fildişi, metal vb. gereçleri gömerek yapılan süsleme sanatı.
- Inlaid.
- Mounted.
- Embossment.
- Inlay.
- Push.
mounted police
- Atlı polis
mounted policeman
- Atlı polis.
gem
- Atı yönlendirmek için ağzına takılan demir araç
- To embellish or adorn, as with gems; as, a foliage gemmed with dewdrops.
- Art highly prized for its beauty or perfection a crystalline rock that can be cut and polished for jewelry; 'he had the gem set in a ring for his wife'; 'she had jewels made of all the rarest stones'.
- Bit of a bridle.
- Crystalline rock that can be cut and polished for jewelry; 'he had the gem set in a ring for his wife'; 'she had jewels made of all the rarest stones'.
- Art highly prized for its beauty or perfection.
- Person who is a brilliant and precious as a piece of jewelry.
- Sweet quick bread baked in a cup-shaped pan.
- Precious or semiprecious stone incorporated into a piece of jewelry.
- Goddard Earth Model.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
mounted policemounted policemanmounted troopsmountedmountebankmountmount a horsemount a picturemount a playmount a production ofmoundmound birdsmound or small hillmoumoufflonmouflonmoujikmoulagegemgem almakgem almamakgem almayan atın ölümü yakındırgem diollergem imagegem stonegem vurgem vurmakgem vurulmamışgegeangeanticlinegeargear and tackle