moulder ne demek?
- Çürütmek
- Çürümek, dökülmek
çürütmek
- Çürümesine sebep olmak.
- Eti bayatlatıp gevrek bir duruma getirmek.
- Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak.
Disproof.
Cause to rot.
Decay.
Contuse.
Corrupt.
Decompose.
Corrode.
mould
- Kalıba dökmek
- Çok hücreli mantar
- Biçimlendirmek
- Küflendirmek, küflenmek
- Şekil vermek
mould or mold
- Döküm kalıbı, kalıp dökme