moloz kayması ne demek?
- Çimentolanmamış, gevşek kayaç döküntülerinin ve topraklarının, çok ıslanmış kil gibi kaygan bir düzlem üzerinden aşağıya doğru kayması ya da yuvarlanması.
- Debris slide.
- Schuttrutschung, Erdrutsch
- Glissement des débris
moloz kagiri
- Rubble masonry, rubblework.
moloz
- Toprak ve kireçle karışık taş kırıntıları, yapı döküntüsü.
- Değersiz, işe yaramaz şey veya kimse.
- Yapılardan artan veya viranelerden çıkartılan ufak taşlar.
- Debris.
- Good-for-nothing person.
- Debris (of stone or stonelike material.
- Back fill.
- Ballast.
- Dross.
- Dirt.
kayma
- Kaymak (II) işi.
- Herhangi bir sebeple filmin atlaması, görüntünün perdeye veya ekrana tam olarak gelmemesi.
- Bir cismin sürtünme ya da sürtünmesiz bir yüzeyde ötelenme devinimi,
- Bir cismin sürtünme ya da sürtünmesiz bir yüzeyde ötelenme devinimi,
- Filmin herhangi bir nedenle atlamasıyla çerçevenin pencereyle çakışmasının önlendiği, bunun sonucu görüntülüğe, art arda gelen iki resmin yarı bölümlerinin yansıdığı bir gösterim bozukluğu; çerçevekayması
- Örtücünün, filmin aralı devinimiyle eşlemeli çalışmamasından dolayı pencereyi iyice kapamaması sonucu, parlak nesnelerin birbiri üstüne binmiş gibi görünmesi; resimkayması.
- Gülle atmada, atış için ön hızı kazanmak amacıyla, atma döngüsü içinde yerden yükselmeden atış yerine doğru yapılan sekme.
- Spektral bir hattın dalga boyunda; yoğunluk, kütle, hareket, absorpsiyon, saçılma, yayınımdan kaynaklanan hafif değişiklik.
- Bk. göreceli konum (değeri)
- Skid.