mevzuat ne demek?
- Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb.nin bütünü
Mahkemenin hangi süre içinde başlaması gerektiğine dair bir kayıt da yoktu mevzuatta.
Ç. Altan - Sandık, çuval, teneke gibi içine ticaret malı konulan koyacaklar.
- Bk. yasalar tüzükler
- Bahsedilen hususlar. Bir şeyin esasını teşkil eden hususat. Tatbikat halinde olan hükümler ve kaideler.
- Regulations.
- Legislation.
- Subjects under discussion.
- The body of current law.
- The laws governing a country.
- Fundamentals.
- Principles.
- Statute.
- Rules and legislation.
- Public act.
- Laws and regulations.
- Positive law.
yasalar tüzükler
- Yasalar, yönetmelikler gibi devletçe düzenlenip yürürlüğe konulan ve uygulanılması zorunlu olan belgeler.
- Laws.
- His
mevzuat hazretleri
- Devlet dairelerinde işlemlerin uzamasına neden olan kırtasiyecilik.
mevzuatı beşer
- İnsanların koyup kabul ettikleri hükümler ve kanunlar. (Osmanlıca'da yazılışı: mevzuat-ı beşer)