meraklı ne demek?
- Her şeyi anlamak ve bilmek isteyen, mütecessis, araştırıcı
Büyük kapının önünde binlerce meraklı birikmişti.
H. TanerBaşımı kaldırınca Mustafa'nın meraklı gözleriyle karşılaşıyorum.
Ahmet Ümit - Bir şeye çok düşkün olan, sürekli onunla uğraşan
Sedef ve gümüş kakmalı bıçaklara, revolverlere meraklıydı.
Y. K. Beyatlı - Titiz
Rakım Bey yaşlı, ak saçlı, temizlik meraklısı, temizlik mütehassısı bir adamdı.
A. Ş. Hisar - Kendisini ilgilendirmeyen bir konuda bilgi sahibi olmaya çalışan (kimse).
- Kaygılı.
- Curious.
- Nosey.
- Nosy.
- Inquiring.
- Interested.
- Addicted.
- Keen.
- Keen on.
- Hipped.
- Hipped on.
- Inquisitive.
- Inquisitorial.
- Prying.
- Quizzical.
- Rubberneck.
- Snoopy.
- Splenetic.
- Curious person.
- Snoop.
- Hound.
- Amateur.
- Lover.
- Fancier.
- Addict.
- Buff.
- Devotee.
- Anxious.
- Awestruck.
- Hooked.
- Searching.
- Solicitous.
- Particular.
- Scrupulous or exacting about.
- Inclined to worry.
meraklı kadın
- Daughter of Eve.
meraklı olmak
- Be hot for.