meşgul ne demek?
- Bir işle uğraşan, iş görmekte olan
Belediye doktoru, kışın kimya tecrübeleri ile meşguldü.
S. F. Abasıyanık - Çalışır, kullanılır durumda olan, dolu.
- Bk. kullanımda
- (Şugl. den) Bir işle uğraşan.
Busy.
Engaged.
Occupied.
Full.
Up and doing.
Concerned.
Engrossed.
Intent.
Pushed.
Busy busy.
Which is occupied or in use.
Tied up.
meşgul durum
Busy state
meşgul etmek
- Vaktini almak.
Distract.
Occupy.
To busy.
To occupy.
Employ.
Engage.
Preposess.