mass ne demek?
- Kitle, yığın
- Yığmak, toplamak, kümelemek
- Parça, kütle, külçe, küme
- Emmek. Bir şeyi eme eme içmek.
- Katolik kiliselerinde ekmek ve şarabın takdisi ayini (Aşai Rabbani)
- Ekmek ve şarap ayini, kudas. Bu ayine özgü müzik.
- Çokluk
- Hacim, cisim
mass absorption coefficient
- Kütle soğurum katsayısı
mass action law
- Kütleler etki yasası