masif ne demek?
- Kütlesi, görünürdeki bütün hacmi kaplayan, kaplama veya doldurma olmayan, som.
- Kasalı çalgılarda kullanılan enli, tek parça ağaç.
- Bk. kütle
- Yoğun
- Ağır, çok fazla, bol.
- (C.: Mesaif) (Sayf. dan) Yazlık. Yazın oturulacak yer. Sayfiye yeri.
- Massive.
- Solid.
kütle
- Katı maddelerin büyük parçası, küme, yığın.
- Bir yerde toplanmış, bir araya gelmiş insan topluluğu, kitle.
- Belirli işleviyle özellik gösteren büyük insan kalabalığı.
- Bir nesneye uygulanan kuvvetle, oluşan ivme arasındaki orantıyı veren kat sayı veya nesne niceliği.
- Üzerindeki dağ sıraları, yayla ve yüksek ova düzlükleri, bu sıraları birbirinden ayıran ya da yayla düzlüklerini derin biçimde parçalayan koyak oluklarıyla az çok geniş bir bölgeye yayılan engebeli yörelere verilen ad.
- Bir cismi ivdirmek için uygulanan kuvvetle, bu kuvvetin oluşturduğu ivme arasındaki değişmez oran; cismin özdek olarak tutarı.
- Bk. yığın
- Özdeğin kuvvet olarak aldığı etkiyle, bu etkiye ivme olarak verdiği tepki arasındaki orantıyı belirleyen ve Einstein kuramına göre yoğunlaşmış erke sayılabilen nitelik.
- (Kitle) Bir cismi terkib ve teşkil eden kısımların bütün hey'etine denir. Toplu şey. Deste. Yığın. Külçe.
- Massive.
masif işkencesi
- Bk. çıta işkencesi
masif konstrüksiyon
- Bk. som çatkı