mağaza ne demek?

Kökeni: Fransızca (magasin)

  1. Büyük dükkân

    O yandaki duvarın dış yüzünde, demir kepenkleri bulunan birkaç mağaza da vardı.

    Adalet Ağaoğlu
  2. Eşya ve azık deposu.
  3. (en)Store.
  4. (en)Shop.
  5. (en)Emporium.
  6. (en)Shebang.
  7. (en)Stand.
  8. (en)Large store.
  9. (en)Warehouse.
  10. (en)Storeroom.
  11. (en)Stores.
  12. (en)Magazine.
  13. (en)Stock room.
  14. (en)Depot.
  15. (en)Warehouse room.
  16. (en)Multiple store.
  17. (en)Establishment.

büyük

  1. Bkz. makro, hipertrofik
  2. Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), küçük karşıtı
  3. Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram)
  4. Niceliği çok olan
  5. Üstün niteliği olan
  6. Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş
  7. Önemli
  8. Alman mastı.
  9. (en)Large.
  10. (en)Wide.

mağaza güvenlik görevlisi

  1. (en)Spotter.

mağaza hırsızı

  1. (en)Shoplifter.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

mağaza güvenlik görevlisimağaza hırsızımağaza kapanıyormağaza sahibimağaza sorumlusumağaza soygunculuğumağaza zincirimağazacımağazacılıkmağazada müşteriye yol gösteren görevlimağaramağara adamımağara araştırıcısımağara araştırmacısımağara ayısı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın