mürekkep ne demek?

  1. Yazı yazmak, desen çizmek veya basmak için kullanılan, türlü renklerde sıvı madde

    Delikanlının elinden yere kocaman bir mürekkep şişesi düşüp patladı.

    R. N. Güntekin
  2. Birleşmiş, birleşik.
  3. -den oluşmuş, -den olma

    Emri altında altışar kişiden mürekkep iki kıta vardı.

    R. H. Karay
  4. Bk. birleşik
  5. Bk. birleşke
  6. (en)Consisted of compound.
  7. (en)Compound.
  8. (en)Composed of.
  9. (en)Made up of.
  10. (en)Artists'medium.

birleşik

  1. Bir araya gelmiş, birleşmiş olan, müttehit.
  2. Çeşitli öğelerin belirli oranlarda birleşmesiyle oluşmuş (özdek).
  3. Çeşitli öğelerin belirli oranlarda birleşmesiyle oluşmuş (özdek).
  4. (en)United.
  5. (en)Joint.
  6. (en)Connected.
  7. (en)Conjoint.
  8. (en)Combined.
  9. (en)Adjunctive.
  10. (en)Confederate.

mürekkep akıtmak

  1. (en)Splutter, sputter.

mürekkep balığı

  1. Kafadan bacaklılardan, ılıman ve sıcak denizlerde yaşayan, eti yenen, kendini korumak için siyah renkli bir sıvı salarak suyu bulandıran bir yumuşakça, supya (Sepia officinalis).
  2. Kafadan ayaklılar (Cephalopoda) sınıfından, 20 cm kadar uzunlukta, söbe biçiminde vücutlu, 8 kollu ve 2 uzun dokunaçlı olan, denizlerde yaşayan bir yumuşakça türü.
  3. Kafadan ayaklılar (Cephalopoda) sınıfından, 20 cm kadar uzunlukta olabilen, oval vücutlu ve 8 kollu, 2 uzun dokunacı olan ve denizlerde yaşayan bir yumuşakça türü.
  4. (en)Squid.
  5. (fr)Sèche officinale
  6. (la)Sepia officinalis

Türetilmiş Kelimeler (bis)

mürekkep akıtmakmürekkep balığımürekkep balıklarımürekkep cümlemürekkep devletmürekkep faizmürekkep fiilmürekkep gibimürekkep gözmürekkep hadisemürekkebmürekkebatmürekkebin soğurma özelliğimüreamürebbamürebbebmürebbimürebbib
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın