müdrike ne demek?
Kökeni: Arapça
- Anlama kabiliyeti.
- Anlama gücü.
- İdrak kuvveti.
- Bk. kavrayım
- Anlayışlı.
- Akıl.
- Anlık.
- (bkz. müdrik)
- Bk. anlık
- Intellect anlyk.
anlama
- Anlamak işi, vukuf.
- Bir olay veya önermenin daha önce bilinen bir kanunun veya formülün sonucu olduğunu görme.
- Canlının herhangi bir nesnenin bilincine varmasını ya da onunla ilgili bilgileri edinmesini sağlayan süreç.
- Olay ve varlıkların anlamını kavrayabilme.
- Knowledge.
- Comprehension.
- Apprehension.
- Appreciation.
- Drift.
- Fathom.
kavrayım
- Bilme, anlama ve usavurma süreçlerini içeren üst yeti.
- Intellect.
müdrik
- Anlamış, aklı ermiş.
- İdrak eden, anlayan, aklı eren.
- Yetişmiş, olgun.
- Eren, erişen.
- Anlayan.
- Kavrayan, akıllı.
- Sb who perceives or comprehends.
- Conscious.
müdrikat
- (Müdrik. C.) Akıllılar. İdrak sahipleri.