loud but empty talk ne demek?

  1. Zart zurt

loud

  1. Yüksek, gürültülü, parlak, kaba
  2. Yüksek (ses)
  3. Gürültülü, patırtılı
  4. Mübalağacı
  5. Çok parlak (renk)
  6. Kaba, inceliği olmayan
  7. Yüksek sesle, gürültü ile

loud cry

  1. Çığlık

but

  1. İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü.
  2. Hayvanların, arka bacaklarının gövdeye bitişik olan dolgun, etli bölümü
  3. Kalça ekleminden, ayak bileğine kadar uzanan bölgenin kemikli et parçası.
  4. (en)Hind leg, round.
  5. (en)Buttock.
  6. (en)Croup, croupe.
  7. (en)Gigot.
  8. (en)Except with; unless with; without.
  9. (en)Rump.
  10. (en)Except; besides; save.

empty

  1. Boş
  2. Yoksun, mahrum
  3. Dili aç
  4. Önemsiz, değersiz, anlamsız, yararsız, nafile, beyhude
  5. Verimsiz, meyvasız, semeresiz
  6. Bilgisiz, kof
  7. Boş olan herhangi bir sey
  8. Boşaltmak, tahliye etmek
  9. Akıtmak, dökmek
  10. Boşalmak, dökülmek.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

loudloud cryloud hailerloud laughterloud mouthedloud noiseloud smashloud speakerloud thundering noiseloud voicedbutbut alsobut bifteğibut dilmesibut forbut notbut onlybut takımıbut thebut thenbubu abdestle daha çok namaz kılınırbu adam beni rahatsız ediyorbu akşambu akşam almam gerekiyor.
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın