lengerlenmek ne demek?
- Kıvrılıp oturmak.
- Yuvarlak olmak.
lengerli
- Demirlemiş.
- Demirli, demir atmış.
- Onurlu, ağırbaşlı kimse.
- Lengeri olan.
lenger
- Yayvan ve kenarları geniş, büyük bakır kap
- Bir lengerin alabileceği miktarda olan
- Gemi demiri.
- Gemiyi yerinde sabit kılmak için denize atılan zincir ucundaki büyük demir çapa.
- Longer; longest; obsolete compar.
- And superl.
- Of long.
- Large.
- Shallow copperdish.
- Anchor.