laid edge to edge ne demek?
- Boydan boya serilmiş
boydan
- Göçmen kadınların kışın giydikleri uzun etekli giysi. (Yeniköy, İnönü -Eskişehir)
- Yalnız kolları takma olan giysi. (*Yalvaç -Isparta)
- Oğlan evinin geline gönderdiği giysi. (Afşar *Gelendost -Isparta)
laid
- Lay laid up biriktirilmiş, ilerisi için saklanmış
- Hastalık sebebiyle evde veya yatakta
- Arması soyulmuş ve havuza yatırılmış.
- Koymak, yerleştirmek, sermek, kurmak, hazırlamak, sunmak, ileri sürmek, yüklemek, dinmek, yatmak, sevişmek, yumurtlamak, bahse girmek
- Yapılışında ince ve paralel çizgiler bulunan
laid back
- Geri koyulmus
edge
- Yavaş yavaş sokulmak
- Kenar yapmak
- Yavaş yavaş ilerletmek
- Yan yan gitmek, sokulmak
- Kenar, ağız
- Ayrıt
- Keskinlik
- Sınır, hudut
- Avantaj, üstünlük
- Yanaşmak, yaklaşmak
to
- -e
- -e doğru, yönüne doğru, tarafına
- Ile
- -e kadar, -e değin, derecesine kadar
- -e dair
- -e nazaran, -e nispetle
- -e göre
- Hakkında, için
- Mak, mek (mastar edatı).
- -e dogru