lığ sekisi ne demek?
- Koyağını doldurmuş olan akarsuyun, kendi lığlarını kazarak oluşturduğu seki.
- Ausschüttungsterrasse, Akkumulationsterrasse
- Terrasse de remblaiement, terrasse d'accumulation
lığ yelpazesi
- Sel sularının dar ve dik yataktan düz geniş ovaya geldikleri yerde, yayılarak bıraktıkları maddelerden yapılı yassı birikinti yığını.
- Talus fan.
- Schuttfôcher
- Cône d'alluvion
lığ yığıntılı kıyı
- Genellikle alçak kıyılarda, dalga ve akarsuların ortaklaşa oluşturdukları birikinti düzlüğü.
- Aluvial coast.
- Côte alluviale
seki
- Sekil.
- Oturmak için evlerin önüne taş ve çamurdan yapılan set.
- Oturulacak sedir biçiminde taş veya set.
- Toprak üstündeki yükseklik, doğal set, taraça.
- Akarsuların iki yakasındaki yamaçlarda, bazı deniz ve göl kıyılarında görülen basamak biçiminde yeryüzü şekli, set taraça, teras.
- Alıcı ile alıcı yönetmeni ve yardımcısının yüksek görüş noktasında çalışabilmelerini sağlamak için yapılmış ayaklı, dört köşe, yüksekçe kürsü.
- Atlarda bacaklarda genellikle beyazlıklar şeklinde görülen nişaneler.
- Kapalı ya da açık oyun alanlarının çevresinde seyircilerin oturup karşılaşmaları izleyebilmeleri için yapılan basamak basamak yer. bk. açıkseki, kapalıseki.
- Direğin altında konulan taş ayak, kürsü taşı, kapıların yanlarında ve bahçelerde havuzların etrafında yapılan sed ve peyke, odaların zeminden yüksekçe olarak bir kısmına yapılan döşeme yerlerinde kullanılır bir tabirdir.
- White sock of a horse.