kutan ne demek?
- Büyük pulluk.
- Dua, yalvarma.
- Saka kuşu.
- Saban.
- Deri.
- Cutaneous , skin-related.
- Cutan
büyük
- Bkz. makro, hipertrofik
- Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), küçük karşıtı
- Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram)
- Niceliği çok olan
- Üstün niteliği olan
- Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş
- Önemli
- Alman mastı.
- Large.
- Wide.
kutaneus
- Deriye ait, deriyle ilgili olan
- Kutanöz.
- Cutaneus.
- Cutaneus
kutanöz
- Deriye ait, deriyle ilgili olan, kutaneus.
- Deriye ait, deriyle ilgili.
- Cutaneus.
- Cutaneous