kulpsuz ne demek?
- Kulpu olmayan
Kulpsuz iri fincanı avucunun içine alarak kahveyi içti.
F. R. Atay
kulp
- Kazan, tencere, fincan, dolap, altın vb.nin tutulacak yeri
- Uydurma sebep, bahane.
Handhold.
Handle.
Holder.
Grip.
Handgrip.
Pretext.
Bail.
Bug handle.
kulp takmak
- Bir kimseyi, bir şeyi kusurlu göstermek için bahane bulmak.
To find fault with.