komik ne demek?
Kökeni: Fransızca
- Gülme duygusu uyandıran, güldürücü, gülünç
Komik yapılı bir tiyatro mareşaline benziyor.
A. Gündüz - Güldürü oyuncusu
Perde kapanınca komiğin başarısı uzun uzun alkışlandı.
Necati Cumalı - Bk. güldürücü
- Bk. güldürü oyuncusu
Humor , humour.
Funny.
Humorous.
Comical.
Comic.
Ridiculous.
Amusing.
Burlesque.
Droll.
Farcical.
Jesting.
Jocose.
Laughable.
Laughing.
Ludicrous.
Quizzical.
Rich.
Risible.
Rummy.
Comedian.
Funnyman.
Laugh.
Gilbertian.
Derisive.
Funnily.
Grotesque.
Hilarious.
Waggish.
Zany.
Humo u rous.
güldürücü
- Gülmeyi sağlayan, gülmeye yol açan, komik.
- Gülünç görünüşü olan bir kişi ya dagüldürücü özellikleri kapsayan bir durum.
Comic.
Funny.
Comedian.
Laughable.
Risible.
Screaming.
Waggish.
Comical.
komik artist
- Bk. güldürü oyuncusu
komik biçimde
Comically.