komalık ne demek?
- Koma durumuna gelmiş.
- Enraged.
- Badly beaten up.
koma
- Bazı hastalıklar sırasında görülen anlama, duyma ve hareketin büsbütün veya az çok kaybolmasıyla beliren derin dalgınlık durumu.
- Eski Yunanlarda, eşit olmayan iki ses arasında kulakla seçilebilecek en küçük aralık.
- İki nota arasındaki yarım sesten küçük ses aralığı.
- Hemen hemen tüm hayvanlarda ölüme yakın dönemde biçimlenen bazen birkaç gün süren, organizmanın savunma mekanizmasının iflas ettiğini gösteren, çeşitli nedenlerle beynin etkilenmesiyle oluşan ilgisizlik ve bilincin tamamen kaybıyla belirgin bozukluk.
- Bilinç kaybının eşlik ettiği derin uyku durumu.
- Coma.
- Comma.
komalık etmek
- (mecazi) çok sinirlendirmek.
- Döverek kıpırdamayacak duruma getirmek.
komalık olmak
- Yediği dayaktan sonra kıpırdayamayacak duruma gelmek.
- To be exhausted.