kerahet ne demek?
Kökeni: Arapça
- İğrenme, tiksinme.
- İğrenme, iğrençlik, mekruh oluş. İslamiyetçe iyi sayılmayan şey.
- Bir işi istemeyerek baskı altında yapma
- Mekruh ve çirkin görme. Şeriatın kesin olarak yasaklamadığı fakat harama yakın olma ihtimalinden dolayı yapılması hoş karşılanmama hali.
- Doing something under duress.
- Time to begin one's evening drinking.
- (Etmek/getirmek -dan to loathe.
- Loathing, repugnance.
kerahet vakti
- Namaz kılmanın mekruh olduğu vakit, vaktikerahet.
- Akşamcılar arasında içkiye başlama zamanı.
- Güneşin doğuş, batış ve zeval vakti.
keraheten
- Kerahet olarak, makbul olmayarak, istenmiyerek.